löyged
Duygu BOZUKHARK

Duygu BOZUKHARK
Yönetim Kurulu Üyesi

Yönetim Kurulu Üyesi Hakkında

Genel amacım sporun futboldan ibaret olmadığını sporun kültür haline getirmesine katkıda bulunmak isteyen antrenör adayıyım ilkem sadece istek ve azmini tutkusunu aşkıyla pekiştirmiş yeteneğiyle parlatmış genç arkadaşlarımızı ahlaklıerdem sahibi insanlar olarak spor ve futbol camiasına kazandırmaktır.

  04.04.1977 ankara doğumluyum tahsil hayatımı ülkenin belirli şehirlerinde tamamladım düz lise mezunuyum açıköğretim işletme bölümünü kazandığım halde işim gereği tahsil yaşantımı sonlandırmış durumdayım istanbul avrupa yakasında ikamette olup baharat toptancılığı yapmakta olan esnafım.

Spora başlayışım 1987 yılında hatay/antakya ilinde yüzme sporuyla başladım yüzmeye olan ilgim kısa sürede aşama kaydetmeme sebep oldu bir yıl içerisinde antakya belediyesi yüzme okulunun lisanslı yüzücüsü olarak çeşitli yaş guruplarında müsabakalara katıldım 50 metre serbs stil de çıktığım bir çok müsabakada ilk beşde hep her almışım ama hiç birinciliğim olmamıştır sevincim ilk beşte oluşumdur 6 ncı olsam ilk 10 girmiş olacaktım.

Yüzme sporunda başarıya ulaşmak atlet olma isteğimle uzun mesafeli koşularda bulundum sırf güclü çiğerler için daha 11 yaşımda 5 km koşma başarısı göstermişimdir koşu dalındada maratoncu milli atlet Mehmet terzi ve mehhmet yurdadön alletleri örnek almışımdır.

Futbol kariyerim futbola başlangıcım 1988 yılında antakya sağlıkspor da deneme amaçlı başladım büyük antakya atatürk stadının arka bahçesinde bir gün karşımda duran çim sahada koşturma top oynama arzusuyla büyük aşk böyle başladı 1989 yılında antakya sümerspor kulünde ilk lisanslı müsabakama çıktım hocalarım daha çocuk yaşta ne kadar defansif oynatmak isteselerde benim içimde hep cevat prekazi gibi kavizli göğüs hizasına orta yapma diz hizasında frikik atma oğuz çetin gibi ayak dışını kullanma ünal karaman gibi dikine kaleye gitme bulgar leckov fransız corkayev gibi oyunkurucu yeteneklerimin olduğunu bildiğim halde bunları yaşım gereği hocalrıma anlatamamanın üzüntüsünü yaşadım.

1991 yılında istanbul eyüpspor klübüne geldim  14.16 yaş gurubunda devamlı oynadım genc takıma yükseldiğim dönemde eyüp spor a takım teknik drektörü galatasarayın eski sağ açığı metin kurt hocanın dikkatini çekmiştim bana ilk sözü ayak üstünü güzel kullanıyorsun ve alt yapı sorumlusuna bundan stoper ve defans yaratma isteme bir defans oyuncusundan çok daha fazlası var sözüyle orta sahaya oyun kurucu olarak görevlendirildim.

Gençlik çağımda 19 yaşlarda oyun mevkiğimden tugay kerimoğluna yüksek ciğer kapasitemle muhammet rıza altıntaş a benzetirlerdi bende bundan çok büyük mutluluk duyardım oysaki ben artık ben olmak istiyordum kimseye benzetilmek değildi hedefim kendi benimi arıyordum. 1995 yılında 1 eyüp semtinin şafak spor kulübüne futbol oyanamak için transfer oldum 15 mikasa futbol topu karşılığında eyüp kulübünde adı batası torpilsizlikten dolayı kendime güvenim azalmış futbola küsme noktasına gelmiştim.

1995 yılında rahmet le andığım Behzat Kazar hocam yeniden öz güvenimi bana kazandırmıştır 2 sezon formasını giydiğim şafak sporda 36 lik maçına çıktım her maç 11 oynayıp hiç değiştirilmedim sezon sonu grafik performans dosyamı hazırlayan hocam tüm sezonu %80 performansla tamamlayan tek oyuncusu olarak beni seçmişti dosyamıda teslim etmişti maç maç grafiklerim bulunmaktaydı  2 nci sezonumda 3 lig ekiplerinden alibeyköy spor kulübünün teransfer listesine girerek kulübüme resmi transfer teklifi getimişlerdi ünv olmadığından tecilim olmadığından askerliğim kapıda yazım gelmişti ama ben babamın meslek yaşantısını düşünerek kendisini kırmayarak bir sene kaçak olmaktansa askere gitmeyi tercih ettim sırf babama laf gelmesin diye polis adam oğluda asker kaçağı üstelik sacıda uzun.

Askere gidip geldikten sonra hayatın vermiş olduğu acı gerçekleri yüklemenin sorumluluğuyla çok sevdiğim futboldan tek taraflı ayrıldım o beni bıraktı ben onu bırakamadım bu gün olduğu gibi

Müziğe düşkünlüğümden ismek kurslarının düzenlediği bağlama kursuna gittim bir yıl kadar bağlama eğitimi aldım sertifika sahibi oldum sosyal faliyetlerde eski ismiyle avrasya maratonlarına katıldım bir gün bir klüpte en alt kategori çalıştırma isteğime allah 2016 yılında kemahspor taraftar sorumlusu bülent alçınkaya aracılığıla kulüp başkanı sayın hüseyin çakmataşla tanıştırıldım fuat sevim beyefendiyle beraber isteğimi arzumu anlattım başkan bana ben seni genel koordinatörümüz leyla hanıma gönderirim o ne der se o olur dedi oysaki 1995 yılından beri ismini duyduğum bir insandı leyla öztürk kadın hakem lale orta gibi o büyük gün geldi ve ismini duyduğum sayın leyla öztürk hocayla randevu satinde tesislerde buluştum arzumu isteğimi amacımı anlattım beni ilk defa anlayan içimdeki tutkuyu aşkı i ateşi kıvılcımı görmüş ki 15 gün sonra beni kulübe davet edip u 15 takımın teknik sorumluluğunu verdiğini söyledi içimdeki mutluluk takım çalıştırmak değildi futbolculuk yıllarımda tutkumu göremeyen kör hocalarımdan sonra arzumu gören beni anlayan büyük eğitmenle çalışmanın onurudur.

Şimdilerde sayın leyla öztürk hocamın yardımcılığını yapmanın mutluluğunu onurunu taşıyan bir öğrencisi antrenör adayı olarak kendimi çok mutlu hissediyorum kemah spor kulübü bana aynı zamanda büyük bir değer üstün kişilik insanlık abidesi yönetim kurulu üyesi sayın abdullah şanalı tanımama sebep olmuştur kendini her zaman her yerde saygı ile anmayı kendime ülkü edinmişimdir.

Leyla Öztürk hocamın sayesinde futbol camiası içerisinde bir çok önemli isimle tanışmakta nasip olmuştur bana çok daha şeyler katacağıma inandığım sayın hocamaden  emeği güveni desteğinden dolayı teşekkür ediyorum .

Geri Dön
Mustafa Kemal Atatürk Spor, yalnız beden kabiliyetinin bir üstünlüğü sayılmaz.
İdrak ve ahlak da bu işe yardım eder.
Zeka ve kavrayışı kısa olan kuvvetliler, zeka kavrayışı yerinde olan daha az kuvvetlilerle başa çıkamazlar.
Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim.
M.Kemal ATATÜRK